Uluslararası Af Örgütünün Mısır‘da keyfi tutuklamalara maruz kalan kişilerin bırakılması için başlattığı kampanyanın ardından, eski Kahire Üniversitesi Siyasal Bilgiler Bölüm Başkanı Hasan Naf‘a da Twitter hesabından paylaşımda bulundu.

Rejimin, siyasi tutuklulara farklı bir açıdan yaklaşma zamanının geldiğini belirten 73 yaşındaki akademisyen, şu ifadeleri kullandı:

“Uydurma suçlamalarla binlerce kişi yıllardır duruşma olmadan hapiste tutuluyor. Mısır’ın yeni bir sayfa açması gerekiyor, eski sayfayı ne zaman kapatacağız?”

Hasan Naf’a daha önce Kahire Üniversitesi Siyasal Bilgiler Bölüm Başkanlığını yürütüyordu. Eylül 2019’da “yalan haber yaymak ve terörist gruba katılmak” suçlamasıyla tutuklanan Naf’a, Mart 2020’de serbest bırakılmıştı.

Mısır’da 3 Temmuz 2013’te ülkenin demokratik yollarla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi askeri darbeyle görevinden uzaklaştıran Abdulfettah es-Sisi döneminde, binlerce siyasi muhalif ve insan hakları savunucusu tutuklandı.

Uluslararası Af Örgütü (UAÖ) yayınladığı raporda, “Mısır cezaevi yetkilileri, fikir suçluları ve siyasi tutukluları insanlık dışı gözaltı koşullarına maruz bırakıyor.” ifadeleri kullandı. 

Birçok mahkumun, “muhalif olmalarının cezası olarak işkence gördüğü ve sağlık hizmetlerinden kasıtlı olarak mahkum bırakıldığının” belirtildiği raporda, cezaevi yetkililerinin “bilinçli olarak sunduğu kötü şartların” bazı mahkumların ölümüne sebebiyet verdiği ve bazılarında ise iyileştirilemez sağlık sorunlarına neden olduğuna işaret edildi.

Raporda Mısır yönetiminin, tutukluların yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı korumada da başarısız olduğuna dikkat çekildi.

Raporda Uluslararası Af Örgütü Orta Doğu ve Kuzey Afrika Direktörü Philip Luther’in konuyla ilgili yaptığı açıklamasına da yer verildi. Luther, “Cezaevi yetkilileri zor şartlarda birbirine iyice sıkıştırılmış şekilde yaşayan mahkumların hayatlarını umursamıyor, ilaç tedariği ve yaşamsal malzemelerin temin edilmesi tutuklu ailelerinin üzerlerine yüklenmiş durumda ve bunların mahkumlara ulaştırılması da engelleniyor.” ifadelerini kullandı.

Cezaevleri idarelerinin uyguladığı kötü yönetimin, bazen savcılığın bilgisi dahilinde hayata geçirildiğinin altını çizen Luther, bazen de bağımsız denetimin olmaması nedeniyle ihmaller yapıldığını kaydetti.

Mısır’da 3 Temmuz 2013 tarihinde yapılan darbenin ardından gözaltına alınan ülkenin demokratik seçimlerle başa gelmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin yanı sıra, Müslüman Kardeşler Teşkilatı’nın (İhvan) eski Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Mehdi Akif, Şura üyesi Isam Diryale ve Ferid İsmail gibi önemli isimleri hapishanede vefat etmişti.

Mısır’da sayıları tam olarak bilinmese de cezaevlerinde sağlık sorunu yaşayan binlerce mahkum olduğu bildiriliyor.

Mısırlılar, sosyal medya üzerinden, Arap Baharı sürecinde 10 yıl önce gerçekleşen 25 Ocak Devrimi‘nin yıldönümünde mesajlarını paylaşıyor.

Devrimin önde gelen aktörlerinden Eski Mısır Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed el-Baradey, Twitter hesabından şu ifadeleri kullandı:

“Mısırlılar, değişimin kapıları kapatıldığında, özgürlükleri ve haysiyetleri için ayaklandılar. Birçok zorluk ve engellerle karşılaştılar. Çok kez aldatıldılar, hatalar yaptılar ve çok şey feda ettiler. Ancak çok şey öğrendiler ve değiştiler.”

Mısırlı sanatçı Amr Vakid de 25 Ocak Devriminin 10. yıldönümünü, “10 yıl, sanki korku içinde uyuya kalmışım gibi geçti.” şeklinde yorumladı.

Mısır’ın sosyalist liderlerinden Hamdin Sabahi de Facebook hesabında, “25 Ocak’ta halk asaletini en güzel biçimde göstermiştir.” tespitini yaptı.

Al Jazeera televizyonunun sunucusu Sara Rafet ise sosyal medya hesabından, “25 Ocak Devrimi, zulme, zorbalığa ve baskıcı polis devletine karşı isyan eden bir halk devrimi olarak kalacak.” değerlendirmesini yaptı.

Uluslararası insan hakları kuruluşlarının raporlarına göre, ülkede alınan yoğun güvenlik önlemleri ve engellemeler nedeniyle 7 yıldır 25 Ocak Devrimi’nin yıldönümü sokaklarda kutlanamıyor.

Mısır’da 30 yıllık Hüsnü Mübarek iktidarı 25 Ocak 2011’de başlayan halk ayaklanmasıyla son bulurken, ülkenin demokratik yollarla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye 3 Temmuz 2013’de askeri darbe düzenlenmişti.